“Lakayt Tavırların Bedeli Türkiye Ödüyor!”
İYİ Parti Meclis Üyesi Av. İbrahim Yıldırım Ateş: “Covid-19 henüz diğer ülkelere yeni yeni yayılmaya başladığında, 22 Ocak günü Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yaptığı açıklamada; Türkiye için herhangi bir riskin söz konusu olmadığını özellikle belirtmek istiyorum, diyor. 26 Şubat’ta bir gazetecinin twitinde; İstanbul Havalimanında hiçbir önlem alınmadığını, kendisinin salgında üçüncü ülke olan İtalya’dan geldiğini ve kontrol yapılmadığını ve maskesiz olunduğunu belirtiyor. Sayın Bakan Koca ise gazeteciye; “Termal kamerasından geçtiğinizi gösteren görüntüleri buradan paylaşabilirim. Sizi iyi görünce, zahmet vermedik diyerek, bir de sonuna gülücük koyarak bir cevap veriyor.”
Sayın bakanın 14 günlük kuluçka süresi olan virüs için termal kamera önlemini yeterli gören bu esprili yaklaşımının sonuçları vatandaşlarımız için çok ağır olmuştur. Çok başarılıymış algısı yaratılan, aslında iyi bir PR çalışması olan bakanımızın Türkiye’de herhangi bir vaka görülmeden önceki bu lakayt tavırlarının ceremesini maalesef Türkiye olarak şimdi çekiyoruz. Gerçi burada sayın bakana da kızmamak lazım. Çünkü böyle ülkeyi ilgilendiren zor konularda, Sayın Cumhurbaşkanımız bakanları öne atarak “iyi polis, kötü polis” oynuyor. Herhangi bir yanlış karar alındığında da kendisi çıkıp düzeltiyormuş gibi davranarak, kahraman oluyor.
“Komisyon Teklifimizi AK Parti ve MHP Reddetti!”
Bu sırada ise biz İYİ Parti olarak dünyada henüz 179 tane covid-19 kaynaklı ölüm varken, 30 Ocak’ta meclise araştırma önergesi verdik. Bu önergede; “Araştırma komisyonu kuralım. Diğer ülkeler incelensin ve salgından en az hasar ile çıkalım.” Diyoruz. Hepinizin tahmin edeceği gibi AK Parti ve MHP oyları ile önergemiz reddediliyor.
“Virüse Çıkma Yasağı Uygulandı”
Türkiye’de ilk vaka 10 Mart 2020’de görüldü. 15 Mart’ta ise ilk ölüm gerçekleşti. Biz bu süreçte daha henüz ilk vakalar tespit edilirken; İYİ Parti olarak ekonomik destek şartı ile 21 gün tam karantina uygulamasını teklif edip, kontrol altına alalım bu salgını dedik. Bu önerilerimize de kulak tıkandı ve dikkate alınmadı. Bu öneriyi SARS’tan tecrübeli olan Vietnam uyguladı. 95 milyon nüfuslu ülkede “0” ölüme rastlandı.
Biz de ise kuluçka süresi 14 gün olan virüs için; hafta sonları sokağa çıkma yasağı yaptırılarak nihayetinde 21 günden fazla süre sokağa çıkma yasağı uygulandı.
Şimdi Avrupa ülkeleride, ABD’de bunu yaptı diyeceksiniz. Biz devletimizden her zaman en iyisini yapmasını bekleriz. Dolayısı ile doğru olan uygulanmalıdır.
Ucuza maske ulaşımını sağlamak yerine Sayın Erdoğan ne yaptı peki; maske satışını yasakladı. Vaka sayılarımız sınırlı sayıda kalabilirdi. Maske erişimini engelledi. Sokağa çıkmak zorunda kalan vatandaşlarımıza maske erişimini kısıtladı. Bu arada da 65 yaş ve üstü vatandaşlarımıza maske gönderdi. Sonra da onların sokağa çıkmasını yasakladı. Yani bu maskeleri nerede kullanacakları da şaşırtıcı.
“Ortak Akıl ile Yönetilseydik “Dut Pekmezi” ile Mücadele Olmayacağını Anlardık”
Eğer bu ülke bir adamın ve etrafında üç dört kişi ile sıkıştırılmış dar kadro mantığı ile değil ortak akıl ile yönetiliyor olsaydı; Sayın Cumhurbaşkanı bu virüs ile “dut pekmezi” yenilerek mücadele edilemeyeceğini daha önceden öğrenir, ülkemizin aldığı yaralar bu kadar derin olmazdı. Bütün bu olumsuzlukların nedeni sistemdir. Çağrımız; ortak akıl ve sağduyudur” dedi.
İYİ Parti Meclis Üyesi Av. İbrahim Yıldırım Ateş: “Covid-19 henüz diğer ülkelere yeni yeni yayılmaya başladığında, 22 Ocak günü Sağlık Bakanı Fahrettin Koca yaptığı açıklamada; Türkiye için herhangi bir riskin söz konusu olmadığını özellikle belirtmek istiyorum, diyor. 26 Şubat’ta bir gazetecinin twitinde; İstanbul Havalimanında hiçbir önlem alınmadığını, kendisinin salgında üçüncü ülke olan İtalya’dan geldiğini ve kontrol yapılmadığını ve maskesiz olunduğunu belirtiyor. Sayın Bakan Koca ise gazeteciye; “Termal kamerasından geçtiğinizi gösteren görüntüleri buradan paylaşabilirim. Sizi iyi görünce, zahmet vermedik diyerek, bir de sonuna gülücük koyarak bir cevap veriyor.”
Sayın bakanın 14 günlük kuluçka süresi olan virüs için termal kamera önlemini yeterli gören bu esprili yaklaşımının sonuçları vatandaşlarımız için çok ağır olmuştur. Çok başarılıymış algısı yaratılan, aslında iyi bir PR çalışması olan bakanımızın Türkiye’de herhangi bir vaka görülmeden önceki bu lakayt tavırlarının ceremesini maalesef Türkiye olarak şimdi çekiyoruz. Gerçi burada sayın bakana da kızmamak lazım. Çünkü böyle ülkeyi ilgilendiren zor konularda, Sayın Cumhurbaşkanımız bakanları öne atarak “iyi polis, kötü polis” oynuyor. Herhangi bir yanlış karar alındığında da kendisi çıkıp düzeltiyormuş gibi davranarak, kahraman oluyor.
“Komisyon Teklifimizi AK Parti ve MHP Reddetti!”
Bu sırada ise biz İYİ Parti olarak dünyada henüz 179 tane covid-19 kaynaklı ölüm varken, 30 Ocak’ta meclise araştırma önergesi verdik. Bu önergede; “Araştırma komisyonu kuralım. Diğer ülkeler incelensin ve salgından en az hasar ile çıkalım.” Diyoruz. Hepinizin tahmin edeceği gibi AK Parti ve MHP oyları ile önergemiz reddediliyor.
“Virüse Çıkma Yasağı Uygulandı”
Türkiye’de ilk vaka 10 Mart 2020’de görüldü. 15 Mart’ta ise ilk ölüm gerçekleşti. Biz bu süreçte daha henüz ilk vakalar tespit edilirken; İYİ Parti olarak ekonomik destek şartı ile 21 gün tam karantina uygulamasını teklif edip, kontrol altına alalım bu salgını dedik. Bu önerilerimize de kulak tıkandı ve dikkate alınmadı. Bu öneriyi SARS’tan tecrübeli olan Vietnam uyguladı. 95 milyon nüfuslu ülkede “0” ölüme rastlandı.
Biz de ise kuluçka süresi 14 gün olan virüs için; hafta sonları sokağa çıkma yasağı yaptırılarak nihayetinde 21 günden fazla süre sokağa çıkma yasağı uygulandı.
Şimdi Avrupa ülkeleride, ABD’de bunu yaptı diyeceksiniz. Biz devletimizden her zaman en iyisini yapmasını bekleriz. Dolayısı ile doğru olan uygulanmalıdır.
Ucuza maske ulaşımını sağlamak yerine Sayın Erdoğan ne yaptı peki; maske satışını yasakladı. Vaka sayılarımız sınırlı sayıda kalabilirdi. Maske erişimini engelledi. Sokağa çıkmak zorunda kalan vatandaşlarımıza maske erişimini kısıtladı. Bu arada da 65 yaş ve üstü vatandaşlarımıza maske gönderdi. Sonra da onların sokağa çıkmasını yasakladı. Yani bu maskeleri nerede kullanacakları da şaşırtıcı.
“Ortak Akıl ile Yönetilseydik “Dut Pekmezi” ile Mücadele Olmayacağını Anlardık”
Eğer bu ülke bir adamın ve etrafında üç dört kişi ile sıkıştırılmış dar kadro mantığı ile değil ortak akıl ile yönetiliyor olsaydı; Sayın Cumhurbaşkanı bu virüs ile “dut pekmezi” yenilerek mücadele edilemeyeceğini daha önceden öğrenir, ülkemizin aldığı yaralar bu kadar derin olmazdı. Bütün bu olumsuzlukların nedeni sistemdir. Çağrımız; ortak akıl ve sağduyudur” dedi.