Eskiden dolabımızdaki ayakkabıların, kıyafetlerin, çantaların sayısını bilirdik. Şimdi ise eşyaların arasına doyumsuzluğu sıkıştırıp, yeniler için indirim kuyruklarında bekliyoruz.
Eskiden siyah beyaz ekranda tek kanala bakar, renkli hayallere dalardık. Sobanın tenimizden önce içimizi ısıtan sıcaklığında çayımızı yudumlar, dumanına da sohbetimizi katardık. Şimdi ise dev ekran karşısında yalnızlığı çekirdekle paylaşıyor olduk.
Eskiden yer sofrasında tek tabağa topluca kaşık sallardık. Şimdi ise uzun masalarda çeşit çeşit yemekleri reçetesiz yiyemiyoruz.
Eskiden bembeyaz örtüyle uyanırdık sabaha, karın içinde yuvarlanırken kırgınlıklarımız erir giderdi kahkalar arasında. Şimdi ise değişen mevsimlerle beraber maskeli yüzler döküldü ortaya. Ne güven ilişti ocağımıza ne de sadakat bekledi kapımızda.
Eskiden... eskiden her şey güzeldi, anlamlıydı!
Peki şimdi neden yaşatmak için uğraşmıyoruz?
Küllerinden yeniden doğsa eskiler; kahvemizi, çayımızı yudumlarken kaldırsak başımızı telefonlardan, sohbetin gözlerinin içine bandırsak ekmeğimizi, dibini sıyırmadan kalkmasak.
Boş vaktimizde hobi aramak yerine sevdiklerimizin elinden tutup alışveriş mağazalarına dönsek sırtımızı, yüzümüzü çevirsek doğaya. Doktorlarda çare aramak yerine arşınlasak toprağı, ekonomiden yıkılmış omuzlarımızı dayasak bir ağaca ve kırık dökük umutlarımızı toplasak kuru yapraklar arasında.
Karşılıksız sevgiyi tatsak bereketli topraklarda, bir de yolun sonunda uğrasak köylünün kapısına, 1 bardak çayında unutsak heybemizdeki kirlileri ve yaşam koçları, doktorlar, danışmanlar, ilaçlar vb tüm arayışları çayın dibinde bıraksak, işte o zaman ne eskiyi ararız ne de bugünden kaçarız. Sadece aldığımız nefesin kıymetini bilir, an'ı yaşarız
Bugün bir şans verin hayatınıza, eskimeyen enerjinizi çıkarın ortaya ve içinizdeki umutsuz kelimeleri süpürün kapının ardına.
Sadece bir pencere açın hayatınıza, derin bir nefes alıp üfleyin pencerenin tam ortasına. Ardından buğulu cama "bugün benim için bir şans" diye yazıp iz bırakın, sahip olduğunuz en büyük servetiniz ‘sağlığınız’ hatırına!
Huzurlu günler(
Eskiler...ah o eskiler,ne güzel dokunuvermiş kaleminiz.Her yeni günün, yeni bir şans olduğunu bilerek yaşamak hayatımızı umutla bezemek güzel olur elbet.