RUHUN FAKİR Mİ?
Adamın biri ağaç altında uyurken ağzına yılan girdi. Bunu uzaktan gören yiğit bir atlı koştu; hemen uyuyan adamı uyandırıp kırbaçlamaya başladı ve ona yerden çürük elmaları yemesini emretti. Adam korkudan yedi. Sonra yiğit, adamı koşturdu.
Zavallı adam çöllerde saatlerce koştu. Kan ter içinde kalmıştı. Nihayet yere diz çöktü ve başladı kusmaya. Yılan çıkıverdi. Adam yiğide minnetle baktı ve ‘Ah yiğidim ; bunu neden baştan demedin? Sana düşman kesilmiştim şimdi minnettarım, canım kurtuldu.’ Dedi.
Yiğit, ‘Baştan desem, ödün patlar yaşayamazdın. Kurtulman için kırbaç, çürük elma ve koşman gerekiyordu.’ Dedi.
Hikayede; Yılan giren adam sensin. Yiğit, Hak Nebi, .. Kırbaçlar, dünyevi eza ve belalar. Çürük elma fakirliktir. İçinden çıkan yılan ise nefsin. Onu defetmeden kurtulamazsın.
…….
Hayatın içinde daima nefsimizle savaş veriyoruz. Bazen git diyor durmamız gereken yerde bazen de hatırla diyor unutmamız gerektiği yerde.
Nefsimizin kölesi olmamak adına sığınmalıyız yaradana. Sığınmalıyız ki yanlışlar çamuruna saplanmasın yüreğimiz. Geçici hevesler uğruna ağır bedeller ödemesin kaderimiz.
Fakirlik sadece maddiyatla mı olur?
Ruhun fakirliği, duyguların fakirliği ne olacak?
Siz ne kadar bilgiyle donatsanız da zihninizi, kalın duvarlarla kuşatsanız da iradenizi ruhunuzu beslemedikçe yenik düşersiniz nefsinize.
“Marifet nefsi silmek değil, bilmektir.” Hacı Bektaş-ı Veli
Bizler de marifet yolunda ilerlemeliyiz, önce kendimizi bilmeliyiz sonra nefsimizle savaş vermeliyiz.
Her insanın dünyalık hevesleri ve zayıf yönleri vardır. Kimileri için para, şan, şöhret, kimileri için de makam, mevki ya da şehvet. Bunlar ruhun fakirliğinde çıkar ortaya, esir alır zihni ve bedeni.
İşte o zaman savaş başlar, nefis şekillendirirken geleceği dualar takılır ayağa. Vicdan ağırlaşır yaşananların tam ortasında ve nefis zorlanır sesini duyurmakta.
“Nefistir seni yolda koyan, yolda kalır nefse uyan.” Yunus Emre
Yolda kalmayanlardan olmak ümidiyle..
Sevgiyle kalın...
Gönlünüze sağlık irfanınıza bereket