Yıl 2018
Sinem 22 yaşındaydı
Ama zeka yaşı 11-12’ ydi.
Yüzde 50 zeka geriliği vardı.
Yaşadığı çevrede herkes onu tanıyor ve durumunu biliyordu. Buna rağmen aynı mahallede yaşayan 5 erkek onu kandırıp cinsel istismarda bulundu. Ve bu durum, Sinem 16 haftalık hamileyken ortaya çıktı. DNA raporlarına göre 5 adamdan birinin, bebeğin yüzde 99.9 babası olduğu kanıtlandı.
Sinem günü, ayı, yılı karıştıran; sadece giydiği kıyafetlerden ve havanın sıcaklığından mevsimleri anlayabilen bir çocuktu.
2 gün önce neredeydin diye sorulsa hatırlamayan bir kızın geleceğini 5 kişi zamanın dahi utandığı bir anda kararttı.
Bugün Sinem, dün Elif ya da Mehmet..
Yıllar geçti ama çocuklarımız üzerinden kirli eller çekilmedi. Geçmişin en acı haberlerinden biri Sinem’di.. bugün ise yine çocuklarımızı koruyamıyor, yanlışlara dur diyemiyoruz.
Onlar bizim çocuklarımız, bizim canımız!
Cinsel istismarcıların hasta zihniyetlerinde çocukluklarını yitiriyor, geleceklerini korkulu gözlerin içine hapsediyorlar.
Eskiden bir mahallede bırakın cinsel istismarı yan gözle çocuğa bakılamazdı. Bakmaya niyetlenenler de o mahallede yaşayamazdı.
Ne oldu bize? Ne oldu da ‘bize dokunmayan yılan bin yaşasın’ sözleriyle dolaşıyoruz? Nasıl aynı masada insanlığımızı paylaşıyor, kirli elleri tutuyoruz?
Şimdi çocuk istismarcıları ‘adam’ sıfatıyla dışarıdalar.
Çünkü SERBESTLER!
Sinem’in mahkemesinde alınan karara göre ‘Sinem bağırmadığı için Serbestler!’
Zihinsel engelli bir çocuğun cinsel istismara uğraması kanıtlandığı halde davanın sonucunu etkilemiyor ama bağırıp bağırmaması etkiliyor!!!
Adaleti geçmişte aramayalım artık! Ne kadar kızsak, ne kadar öfkelensek boşa..
Geri sayım başladı!
Bugün Aralık 2022
Çocuk istismarları bitene kadar zamanın adı ‘ ÇOCUK’ olsun!
Olsun ki unutmayalım geçmişte tutamadığımız minik elleri,
Unutmayalım serbest kalan tacizcileri ‘SOBE’LEMEYİ!
‘Konu çocuksa ne bizim yüreğimiz susar ne de iki cihana açılan defterlerimiz’